kiracı hakları, kira davaları, kira avukatı, izmir kira avukatı, kira avukatının görevleri, en iyi kira avukatı, kira avuktı ne iş yapar, izmirde kira davaları, kiracım evden çıkmıyor, kira davası ücreti, kira davasında yapılacak işlemler

KİRACIM EVDEN ÇIKMIYOR BU DURUMDA HUKUKSAL HAKLARIMI NASIL ARAYABİLİRİM ?

Türk Borçlar Kanunu gereği mesken nitelikli taşınmaza malik sıfatıyla sahip olan ev sahipleri evlerini vatandaşa kiraya verebilirler. Kira ilişkisi gereği birçok hukuki ihtilaf ortaya çıkabilmektedir. Kira ilişkisi gereği kiraya veren ile kiralayan arasında çıkan uyuşmazlıklardan bazılarında taraflar anlaşabilmektedir. Kiraya veren yahut kiracının anlaşma teklifini kabul etmemesi halinde yasal süreç dışında başkaca bir kanuni yol bulunmamaktadır. Taraflar haklarını yasal işlem başlatarak elde etmeye çalışmalıdır. Kira ilişkilerinden doğan davalarda esas kadar usuli işlemlerde bir o kadar önemlidir. Kiraya veren ile kiracı arasında oluşan anlaşmazlıklarda akla gelen bazı soruların cevaplarını sizlerle paylaşacağız.

 

KİRACIMIN KİLİDİNİ DEĞİŞTİRSEM OLUR MU?

Kiraya verilen meskenin her ne kadar tapu kaydı kiraya verene ait olsa da bu taşınmazın kullanımı kiracıya aittir. Kiracı yasal olarak ev sahibi ile yapmış olduğu kira sözleşmesi gereği evin kullanım hakkına sahip olur. Kiraya veren mahkeme kararı yahut haklı gerekçesi olmadan kiracının evinin kilidini değiştiremez. Kiraya verenin, kiraladığı evin kilidini değiştirmesi kiracının kullanımını engeller nitelikte bir davranış olup kanunlar nezdinde de suç olarak sayılmıştır. Kiraya veren evin kilidini değiştirmesi halinde suç işlemiş olacaktır. Hukuka aykırı davranışta bulunanlara karşı hukuki ve cezai işlem tesis edilecektir. Kiracıların tahliyesi ile ilgili yasal şartların oluşması halinde hukuki yolların tercih edilmesi kişinin faydasına olacaktır. Kiracı ile ev sahibi arasında oluşan ihtilaflarda uzman bir avukatla görüşülmesi ve süreç hakkında bilgi alınması tarafların menfaatine olacaktır.

KİRACIMIN ELEKTRİK-SU ABONELİĞİNİ KAPATTIRABİLİR MİYİM ?

 

Ev sahibi, kiracısı ile arasında olan anlaşmazlıklar neticesinde bazen hatalı eylemler yapabilir. Bunların nedeni kanuni mevzuatın eksik bilinmesi, duygusal karar verilmesi, tahrik altında bulunması gibi bir çok neden olabilir. Kanunların dışında hiçbir eylem ve davranışı tasvip etmiyoruz.

 

Ev sahibinin, kiracının kullanımında bulunan meskene ait abonelikleri kiracının izni olmadan iptal etmesi 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu gereği suç teşkil etmektedir. Suçun işlenmesiyle birlikte mağdur olanlar tarafından kiraya veren savcılığa veya karakola şikayet edilebilecektir. Kiraya verenin, kiracısıyla yaşadığı hukuki sorun yaptığı yanlış eylem sonucu ceza hukuku alanına giren bir uyuşmazlığa dönüşebilecektir. Kiracının aboneliklerinin iptal ettirilmesi

Türk Ceza Kanunu 123. Maddesi gereği Öncelikle ev sahibinin, Ceza Hukuku yönünden sorumluluğu bulunmaktadır. Zira kiracının elektrik, su veya doğalgaz aboneliklerini kiracının izni olmadan kapattırmak Türk Ceza Kanununa göre suçtur. Ceza kanunumuzun 123. Maddesi ‘’kişilerin huzur ve sükûnunu bozma’’ suçunu tanımlar. Bu suçun oluşabilmesi için özel bir maksat aranır. Makalemize konu olayda da ev sahibinin özel maksadı evin tahliye edilmesidir. Bu suçun soruşturması ve kovuşturulması kiracının şikâyeti ile olacaktır.

 

Özel Hukuk kapsamında ev sahibinin bu eylemi kiracıya maddi ve manevi tazminat davası açma hakkı tanımaktadır. Çünkü kiracı, yeni bir su aboneliği için güvence bedeli veya farklı isimler altında masraflar yapacaktır. Bu sebeple ev sahibinden maddi tazminat talep etme hakkı doğacaktır.

 

Diğer bir boyutu ise aboneliklerinin kapatılması nedeniyle kiracı, kişilik değerlerinde oluşacak keder, elem ve üzüntü sebebiyle manevi tazminat davası açabilecektir. Bu tazminatın dayanağı ise Türk Borçlar Kanununun 114. Maddesinin 2. Fıkrasında ‘’haksız fiil sorumluluğuna ilişkin olan hükümlerinin kıyas yolu ile uygulanabileceği’’ belirtildiğinden manevi tazminat talep edebilecektir.

 

KİRACIM SÖZLEŞME TARİHİ BİTTİKTEN SONRA EVİ BOŞALTMIYOR NE YAPABİLİRİM ?

Konut ve çatılı işyeri sözleşmelerinde kiralama süresi belirlenebilir. Kiracının bu süre sonunda taşınmazı tahliye etme hakkı olmasına karşılık kiraya veren TBK‘da sayılan haklı nedenlerle ancak sözleşmeyi feshedebilir. Kiraya verenin sebepsiz şekilde kiracıyı tahliye edebilmesi için sözleşmenin üzerinden on uzama yılı geçmiş olması ve on uzama yılını izleyen yılın bitiminden en az 3 ay önce ihtar çekilmesi gerekmektedir. Ancak bu şartların varlığı halinde kiraya veren sebep göstermeksizin kiracısını tahliye edebilecektir. Türk Borçlar Kanununda yazılı tahliye şartlarının varlığı halinde ise bu süre beklenmeden tahliye işlemleri başlatılabilecektir.

 

Kira Hukuku ile ilgili olan tüm uyuşmazlıklarınızda yasal haklarınızı öğrenmek ve mahkemede haksız çıkmamak için bir avukat ile çalışılmasında fayda olacaktır. Kira hukuku alanında usulen yapılması zorunlu işlemlerin yapılmaması halinde haklı dahi olsanız dava kaybetme ihtimaliniz bulunmaktadır.

 

Kira alanında karşılaşacağınız uyuşmazlıklarda profesyonel hizmet almak için ofisimiz ile iletişime geçebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir